Çözüm Odaklı Terapi Nedir?

Çözüm odaklı terapi (Solution-Focused Therapy), sorunlardan çok çözümleri tartışmaya daha fazla önem veren bir terapi türüdür. Çözüm bulmak için elbette sorunu tartışmalısınız. Ancak sorunun ne olduğunu anlamanın ve nasıl çözeceğinize karar vermenin ötesinde çözüm odaklı terapi, yaşadığınız sorunun her ayrıntısı üzerinde durmaz.

Ayrıca çözüm odaklı kısa terapi, çocukluğunuzun ve geçmişinizin bugününüzü nasıl etkilediğine derinlemesine dalmayı gerektirmez. Bunun yerine, mevcut sorunlarınızın yaşamınız üzerinde daha az etki yaratacağı bir geleceğe doğru çalışır. Seanslar sağlam bir şekilde şimdiki zamana yöneliktir.

Bugünkü çözüm odaklı terapi biçimi , 1980’lerde aile terapisi alanından doğmuştur. Yaratıcılar Steve de Shazer ve Insoo Kim Berg, çoğu terapi seansının semptomları ve sorunları tartışarak geçtiğini fark ettiler. Bundan yola çıkarak De Shazer ve Berg, sorunun kendisi hakkında süregelen bir tartışma yerine hızlı biçimde sorunların çözmeye öncelik verdiler. Böylece bu yaklaşımla zaman kaybetmeden negatif belirtilerden kurtulma fırsatı doğdu.

Çözüm odaklı kısa terapide “kısa” kelimesi anahtardır. Bu terapide gayemiz terapi süresini ve daha da önemlisi mücadele etmek veya acı çekmek için harcanan zamanı en aza indirmektir. Başka bir deyişle sorunlara mümkün olan en kısa sürede çözüm bulmak ve uygulamak amacı vardır.

  • bireysel,
  • çift ve
  • aile terapisinde başarıyla uygulanmıştır.
  • Ele alabileceği sorunlar, yaşamın normal stres faktörlerinden çok ağır stresli yaşam olaylarına kadar geniş bir yelpazeye sahiptir.

Genellikle şizofreni veya majör depresif bozukluk gibi ağır seyreden bozukluklarda uygun değildir.

Çözüm Odaklı Yaklaşımın Arkasındaki Teori

SFBT’nin çözüm odaklı yaklaşımı, de Shazer ve Berg’in, kişinin sorunlarına yönelik çözümlerin genellikle sorunun “istisnalarında”, yani sorunun bireyi aktif olarak etkilemediği zamanlarda bulunduğu fikrine dayanmaktadır (Iveson, 2002). Bu yaklaşım mantıklıdır; bir soruna kalıcı bir çözüm bulmak için öncelikle sorunun her zamanki gücünden yoksun olduğu zamanlara bakmak mantıklıdır.

  • Örneğin, eğer bir danışan dayanılmaz bir utangaçlıkla mücadele ediyorsa ama genellikle iş arkadaşlarıyla konuşmakta zorluk çekmiyorsa, çözüm odaklı bir terapist, danışanın olağan utangaçlığına bir istisna olarak danışanın iş yerindeki etkileşimlerini hedefleyecektir. Danışan ve terapist bir istisna keşfettikten sonra ekip olarak çalışarak bu istisnanın danışanın sorunla ilgili olağan deneyimlerinden ne kadar farklı olduğunu bulmaya çalışacaklardır.

Terapist, danışanın istisna senaryosunu dayanarak bir çözüm formüle etmesine yardımcı olur. İlaveten danışanın hedefleri belirlemesine ve çözümü uygulamasına destek olur.

Bu tür terapi ağırlıklı olarak terapist ve danışanın birlikte çalışmasına dayanır. Her bireyin kendi sorununa çözümler bulma konusunda en azından belirli bir düzeyde motivasyona sahip olduğu varsayımı üzerine çalışır. Böylece sorunlarını ele alma ve yaşam kalitesini artırmada aktif rol oynar.

Çözüm Odaklı Model

Çözüm odaklı teorisyenler ve terapistlere göre:

  • Genel olarak insanların, varsayılan çözüm kalıpları vardır.
  • Aynı şekilde deneyimlerine dayalı olarak varsayılan sorun kalıpları da geliştirirler
  • Bu kalıplar, bireyin bir sorunu yaşama biçimini ve sorunlarla başa çıkma biçimini belirler.
  • Çözüm odaklı model, yalnızca sorunlara odaklanmanın onları çözmenin etkili bir yolu olmadığını savunur.
  • Bunun yerine varsayılan çözüm modellerini hedefler.
  • Bunları etkinlik açısından değerlendirir ve bunları işe yarayan problem çözme yaklaşımlarıyla değiştirir.
Bu model aşağıdaki varsayımlara dayanmaktadır:
  • Değişim sürekli ve kesindir;
  • Neyin değişebileceği ve mümkün olabileceği üzerinde durulmalıdır;
  • Danışanlar değişmek istemelidir;
  • Danışanlar terapinin uzmanlarıdır ve kendi hedeflerini geliştirmelidirler;
  • Danışanlar zaten sorunlarını çözebilecek kaynaklara ve güçlü yönlere sahiptir;
  • Terapi kısa vadelidir;
  • Odak noktası geleceğe odaklanmalıdır;
  • Danışanın geçmişi bu tür terapinin önemli bir parçası değildir.
Bu varsayımlara dayanarak model, terapistlere danışanlarla yaptıkları seanslarda aşağıdakileri yapma talimatını verir:
  • Cevapları “satmak” yerine sorular sorun;
  • Danışanın olumlu niteliklerine, güçlü yönlerine, kaynaklarına ve kendi sorunlarını çözme konusundaki genel yeterliliğine ilişkin kanıtları fark edin ve güçlendirin;
  • İnsanların yapamadıklarına odaklanmak yerine yapabilecekleri üzerinde çalışın;
  • Bir danışanın hâlihazırda yapmakta olduğu yararlı ve etkili davranışları belirleyin ve bu davranışlar yoluyla problem çözmeyi kolaylaştıracak yeni yollar bulun;
  • Sorun yerine çözümün ayrıntılarına odaklanın;
  • Danışanların işine yarayacak eylem planları geliştirin.
    • Terapistler, sıfırdan yeni yeterlilikler oluşturmaya çalışmak yerine danışanların halihazırda sahip olduğu becerileri, güçlü yönleri ve yetenekleri ortaya çıkarmayı hedefler.
    • Danışanın yeterliliğine ilişkin bu varsayım, bu terapinin kısa bir zaman diliminde uygulanabilmesinin nedenlerinden biridir; danışanların halihazırda sahip olduğu kaynaklardan yararlanmak, yeni kaynaklar yaratıp geliştirmekten çok daha hızlıdır.
    • Bu temel aktivitelerin ötesinde, problem çözmeyi teşvik etmek ve danışanların kendi problemleri üzerinde çalışma becerilerini geliştirmek için kullanılan birçok teknik ve alıştırma vardır.

Yazar

Sultan Doğan
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olmuştur. ABD’de Florida Postgraduate Sex Therapy Training Institute’de “Clinical Sexologist and Sex Therapist” olmayı hak kazanmıştır. Florida International University’de düzenlenen Sexuality Educators Certificate (Cinsellik Eğitimciliği Sertifika Programı) eğitimini de başarıyla tamamlamıştır. Society for Sex Therapy and Research (SSTAR) üyesidir.
Son yazıları

Yazar

  • Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olduktan sonra, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olmuştur. ABD’de Florida Postgraduate Sex Therapy Training Institute’de “Clinical Sexologist and Sex Therapist” olmayı hak kazanmıştır. Florida International University’de düzenlenen Sexuality Educators Certificate (Cinsellik Eğitimciliği Sertifika Programı) eğitimini de başarıyla tamamlamıştır. Society for Sex Therapy and Research (SSTAR) üyesidir.

Scroll to Top